Ticaret gemilerinde emir ve komuta yetkisine sahip gemi adamı. Silahlı Kuvvetlerde subay.
Hakiki rüzgarın sıfır olduğu bir ortamda hareketin aksine bir rüzgar oluşur. Seyir halindeki bir geminin hareketi ile oluşan böyle rüzgara geminin rüzgarı denir. Geminin rüzgarı ile hakiki rüzgarın birleşimi ile oluşan ve gemide hissedilen rüzgara da (ZAHİRİ RÜZGAR) denir.
Deniz yaratıklarının gemi karinasına tutunmalarını, üremelerini önlemek için kullanılan boya
Öğle zamanı.
Zımbaları çakmakta kullanılan büyük çekiç
Eskiden büyük balıkları avlamada, günümüzde ise dalarak avlanmada kullanılan bir ucu damaklı diğer ucu savlo ile tüfeğe bağlı kargı.
Büyük balık avlamada zıpkın atanlar.
Eski zırhlı harp gemilerinde mermilerin delip geçmemesi için konan çelik güverte
Dik olarak durması gereken direk veya dikmelerin topuk kısımlarının kare veya yuvarlak şekilde yontulması ile meydana gelen kısım. Zıvanalar ıskaçalara geçirilmek suretiyle oturtulurlar.
Direk şapkası ile kontra babafingo çubuğu arasındaki genellikle beyaza boyanan kısım.
Baklaların birbirine eklenmesiyle suretiyle meydana gelen ve çeşitli maksatlar için kullanılan çekme gücü kuvvetli madeni halkalar dizisi.
Demirledikten sonra zincir ağırlığının ırgata binmemesi için bir çıması güvertedeki bir mapaya sağlamca kilitlenmiş üzerinde liftin uskuru ve bosa kilidi bulunan kısa zincir.
Her kilit zincirin sonunda bulunan açılır baklaların her iki tarafındaki baklalara vurulan boya.
Demir zincirinin, zincirliğe ırgattan aşağıya inerken içinden geçtiği sağlam yapılı boru.
Demir üzerinde bulunan gemilerin denizde bulunan zincir miktarına denir. Kaloma, demir mevkiine göre verilir. Bu da genel olarak çok derin olan yerlerde derinliğin 5 misli, çok derin olmayan yerlerde derinliğin 3 misli olarak kabul edilir.